Sonbaharda Doğu Karadeniz

Gözlerinizi kapatın ve hayal edin… Yemyeşil gördüğümüz Karadeniz coğrafyasını yer yer sarı ve sararmaya yüz tutmuş olarak gözünüzde canlandırın. Hemen hemen herkesin bildiği gibi kendine hayran bırakan bir doğa ve bu doğanın uykuya dalışında biz…

23 – 30 Eylül 

1.Gün:

Doğu Karadeniz turumuza başlamak için sabah ilk ışıklarında Sabiha Gökçen havalimanında buluşuyoruz. yaklaşık 1.5 saatlik uçuşumuzdan sonra aracımıza binip önce kahvaltı alacağımız yerel bir restorana gideceğiz. Daha sonra da Gümüşhane sınırları içinde yer alan Doğu Karadeniz’in gizli kalmış yerlerinden biri olan Santa Harabelerini gezmek için yola koyuluyoruz. Eski bir Madenci Köyü olan Santa bize harika fotoğraflar verecek. Sonrasında yönümüzü Uzungöl’e çevireceğiz. Haldizen deresinden beslenen bir heyelan gölü olan Uzungöl yerli ve yabancı turistin gözdesi konumunda… Ardından yola devam ederek Çamlıhemşin ilçesinde bulunan otelimize yerleşeceğiz.

2.Gün:

Sabah kahvaltısından sonra eşsiz doğal güzelliğe ve tarihi taş kemer köprülere sahip Fırtına Vadisi’ne doğru yola koyulacağız. Fırtına sarı sonbaharıyla bize merhaba diyecek… Ayder Yaylası üzerinden geçerek Yukarı Kavron’a ulaşacağız. Yukarı Kavronda vereceğimiz molanın ardından hedefimizdeki nokta Yukarı Kavron’a devam edeceğiz. Bugün ki programımızda Yukarı Kavron Yaylası ve Büyükdeniz Gölü yürüyüşü var. Bölgede 4 adet göl var, göllerin bulunduğu yüksekli yaklaşık 3.200 metre. Kaçkar Zirvesinde bulunan bu göllere Çengovit Gölleri’de deniyor. Yürümek istemeyen arkadaşlarımız yaylada kalıp keyifli vakit geçirebilirler. Yürüyüş çok kolay değil dik çıkışlı ancak görüntü muhteşem… Ciddi bir sağlık problemimiz yoksa iyi bir ayakkabı ve batonla biz bu yürüyüşün üstesinden gelebiliriz. Yürüyüşümüzü bitirdikten sonra otelimize geçiyoruz, akşam yemeğini orada alacağız.

3. Gün: Sabah kahvaltımızı aldıktan sonra yola koyuluyoruz. Bugün ki rota da Gito ve Badara Yaylası var. Aslında Çamlıhemşin değil bir Hemşin Yaylası ancak Çamlıhemşin’den çıkışı çok daha kolay. Manzara harika bir taraftan Fırtına Vadisi, bir taraftan Hemşin Vadisi, Kaçkarlar, Pokut, Kale Köyü görülüyor. Yayla gezilerimizden sonra şimşir ormanına gidiyoruz. Seyri muhteşem ve minimum altmış yıllık bir orman… Ardından tarihi Zilkale gezimiz var. Zilkale’ye çıkıp çevresinde çaylarımızı yudumladıktan sonra sonra akşam yemeği ve dinlenmek için otelimize geçiyoruz.

4. Gün:

Otelde alacağımız sabah kahvaltısının ardından Tar Vadisine gidiyoruz. Tar Vadisi’nde 2 Km’lik kısa bir yürüyüş yaparak Bulut Şelalesi’ne ulaşıyoruz. Şelalenin görüntüsü ve Vadinin güzelliği muhteşem… Daha sonra yönümüzü son dönemlerde bir dizi ile de gündeme gelen Çamlıhemşin’de bulunan (Çinçiva) Şen Yuva Köyü’ne çevireceğiz. Köydeki tarihi köprü bölgedeki en yüksek köprü olma özelliğine sahip 17. Yüzyıla ait bir köprü. Köyü gezip fotoğrafladıktan sonra Sal, Pokut Yaylalarına doğru yola çıkacağız. Yolu biraz meşakkatli olan bu yaylalar aynı Gito gibi bölgenin en güzel yaylalarından sayılıyor. Sal’dan Pokut’a bir kısa bir yürüyüş gerçekleştireceğiz. Akşam güneşi de Pokut’ta batırıp şansımız varsa bulut denizini seyredeceğiz.

5. Gün:

Kahvaltının ardından Kaçkar’ın zirvesine, Avusor Gölü’ne doğru hareket edeceğiz. Avusor yaylasından göle yürüyüş toplamda 7 km ve sağlık problemi olmayan herkesin gerçekleştireceği nitelikte. Yürüyüş sonunda karşılaşacağımız manzara günün bonusu olabilir. Göldeki molamızın ardından yayada muhlamalarımızı yiyip, Ayder yaylasına döneceğiz. Yayladaki serbest zaman sonrasında otelimize geri döneceğiz.

6.Gün:

Sabah kahvaltımızın ardından otelden ayrılacağız. Masal diyarından kalma bir göle gideceğiz. Gözlerimizi kapatıp huzuru, dinginliği ve mutluluğu hissedeceğiz. Sararmış ağaçlar bize çok güzel fotoğraf çekme imkanı verecek. Bu gölün adı Borçka – Karagöl, Artvin ili Borçka ilçe sınırlarında… Gölde verdiğimiz fotoğraf ve yürüyüş molamızın ardından yönümüzü başka bir yaylaya çeviriyoruz. Heba Yaylası’nda bulut denizini seyredecek yaylayı gezeceğiz. Ardından ülkenin 9 sıcak noktasında biri olan ve Unesco tarafından biyosfer rezervi olarak tescil edilmiş Macahel’e gideceğiz. Macahel yeryüzünün en berrak dereleriyle, en heybetli ormanlarıyla, ilk kez orada görebileceğimiz türden kır çiçekleriyle, el değmemiş yaban hayatı ve zengin kültürüyle bir yeryüzü cennetidir adeta. Konaklama Macahel’e özgü yöresel pansiyonlarda olacak akşam Gürcü yemekleri yeme şansına sahip olacağız.

7.Gün:

Bu sabah kuş sesleri içinde uyanıp kahvaltımızı yaptıktan sonra kısa bir yürüyüş yaparak Maral Şelalesi’ne ulaşıyoruz. Şelalenin ardından Maral Köyü’nü geziyoruz; köyde bulunan tarihi ahşap camiler, değirmen ve çevresini geziyoruz. Burada bir gün daha geçirip ciğerlerimizi oksijenle doldurmanın keyfine varıyoruz. Akşama yine Gürcü yemekleri var.

8. Gün:

Sabah kahvaltımızı aldıktan sonra istemesek de Macahel’e veda edip yollara düşüyoruz. Yolculuğumuzun ilk durağında Hopa limanı var. Burası birçok filme mekan olan bölgenin seyir noktalarından sonrasında Karadeniz müziğini herkese sevdiren Kazım Koyuncu’nun mezarını ziyaret edeceğiz ona çiçekler bırakacağız. Ardından Pazar ilçesinde bulunan Bir Ceneviz kalesi olan Ciha Kalesi’ne gideceğiz. Hem fotoğraf çekme hem bölgeyi seyir imkanı bulacağız. Daha sonra Çayeli’nde kuru fasülye ve sütlacın tadına bakacağız. Karınlarımızı doyurduktan sonra Trabzon Havalimanına doğru yola çıkacağız.

Bilgi ve Rezervasyon

Turumuz hakkında detaylı bilgi almak veya ön rezervasyon yaptırmak için aşağıdaki formdan bize ulaşabilirsiniz.